Koronavirüs sürecinde artan kaygıyı kontrol altına almak için 6 öneri

Pandemi nedeniyle günlük hayattaki değişiklikler ve evde geçirilen sürenin artması insanların psikolojisini olumsuz etkiliyor. Bu sürecin ruh sağlığına etkilerini azaltabilmek için bazı pratik önerilere uyulması önem kazanıyor. Memorial Kayseri Hastanesi Psikiyatri Bölümü’nden Uz. Dr. Şaban Karayağız, pandemi sürecinde kaygı düzeyini azaltmanın yolları hakkında bilgi verdi.

Yeni tip koronavirüsün, fizyolojik etkilerinin yanı sıra psikolojik ve davranışsal sorunlara da neden olduğu belirlendi. Pandemi sürecindeki belirsizlik nedeniyle insanların uzun süre eve kapanması psikolojik sorunların ortaya çıkmasına neden oldu. Mümkün olduğunca sosyal mesafeyi koruyarak hastalığın bulaşıcılığını en aza indirmek ve sevdiklerini korumak için yapılan sosyal izolasyon, tek çare olarak düşünüldü. Ancak sosyal izolasyon nedeniyle ortaya çıkan kısıtlanma duygusu; sıkıntı, endişe, çaresizlik ve karamsarlığı artırdı. Bu süreçte insanlar yaşam tarzını değiştirmek zorunda kaldı. Özgürlüğün sınırlandırılması ve bireylerin istediklerini yapamaması, engellenmişlik duygusunu ortaya çıkardı. Hatta psikiyatrik rahatsızlığı olanların tedavileri için evlerinden çıkmaması bile başlı başına bir sorun haline geldi.

Pandeminin ilk dalgası başarılı bir şekilde atlatmış gibi gözüksek de, sürecin ikincil tesirleri toplumun ruh sağlığını etkiledi. 300 kişi üzerinde yapılan ön araştırmanın sonuçlarına göre;

Pandemi sürecinde erkeklerde kadınlara göre daha yüksek seviyede kaygı düzeyi belirlendi.

Hali hazırda kaygı bozukluğu olan ama tedavi ve kontrol altında olan bireylerin genel kaygı düzeyleri, böyle bir rahatsızlığı olmadığını söyleyenlere göre daha düşük tespit edildi.

Çeşitli mecralar aracılığıyla salgın haberlerini takip edenlerin kaygı düzeyi takip etmeyenlere göre daha yüksek olduğu ortaya çıktı.

Özellikle karantina sürecinde kaygılı ve evhamlı yapısı olan bireylerin gösterdikleri aşırı hassasiyet ve insan ilişkilerini düzenleme konusunda yaşadıkları zorluk, bazı sorunları ortaya çıkardı. İnkar mekanizması nedeniyle bazı bireyler, pandemi sürecinde alışkanlıklarını değiştirme konusunda güçlük yaşadı. Dikkat, odaklanma, stres, planlama ve düzenleme gibi sorunlar kişilerin hayatında daha da belirginleşti. Sürecin psikolojik etkileriyle baş edebilmek için bireylerin rutin gündelik hayatlarına mümkün olduğunca sürdürmesi gerekirken, alışkanlıkları değiştirmek ve belirsizlikler olağandışılık duygusunun ortaya çıkmasına neden oldu.

Günlük rutin işlerle uğraşmaya devam edilmeli, çalışma düzeni yeni şartlara göre ayarlanmalı.

Düzenli uyumaya, yatma ve uyanma saatlerine özen gösterilmeli.

Normal düzendeki hobilere devam edilmeli, bol kitap okunmalı ve müzik dinlenmeli. Mümkünse bir hobi edinilmeli.

Egzersiz yapılmalı, kalabalıktan uzak doğa yürüyüşleri tercih edilmeli. Evde spor yapma alışkanlığı kazanılmalı.

Bağışıklık sisteminin düşmemesi için düzenli ve dengeli beslenilmeli. Alkol ve sigara gibi zararlı alışkanlıklar terk edilmeli.

Pandemi sürecinde doğru kaynaklardan bilgi alınmalı. Psikolojimizi bozacak sosyal medyada kaynağı belli olmayan dezenformasyon içeren bilgilere itibar edilmemeli.

Son Eklenenler

20’lik Diş Ağrısı Neden Olur? 20’lik Diş Çekimi Sonrası Ne Yapılmalıdır?

Halk arasında akıl dişi olarak adlandırılan ve üçüncü azı dişleri şeklinde de ifade edilen 20’lik dişler, genellikle 17 -25 yaş aralığında çıkan, toplamda 4 adet olarak tamamen sorunsuz bir şekilde çıkan üçüncü ve son azı dişleridir. Bazı bireylerde yarım ya da tam gömülü şekilde çıkan 20'lik dişler özellikle çenedeki yer yetersizliğine bağlı olarak bölgedeki diş etinde kızarıklık, şişlik, lenf hassasiyeti, ağrı veya ağız açmada kısıtlılığa sebep olabilir. Bilinenin aksine 20 yaş dişlerinin her durumda çekilmesi gerekmez. Herhangi bir ağrıya sebep olmadan çiğneme işlevine yardımcı olabilir. Ancak özellikle yarısı çıkan, gömülü, çürük ve diş eti enfeksiyonuna yol açan 20’lik dişlerin çok vakit kaybetmeden çekilmesi gerekir. 

Coraspin Nedir? Ne İşe Yarar? Kullanımı ve Yan Etkileri

Coraspin (asetilsalisilik asit), steroid olmayan ağrı kesiciler grubundan bir ilaçtır. Pıhtılaşma engelleyici özelliği ile kalp ve damar hastalığı riski taşıyan hastalarda damar tıkanıklığı, kalp...

Ecopirin Nedir? Ne İşe Yarar? Kullanımı ve Yan Etkileri

Ecopirin (asetilsalisilik asit), steroid olamayan antiinflamatuar grubundan, pıhtılaşma engelleyici bir ilaçtır. Etkin maddesi asetilsalisilik asit, trombositlerin kümeleşmesini engelleyerek çalışır. Özellikle kalp ve damar hastalığı...

Popüler Doktorlar

0 5 üzerinden

Dr. Leyla Atmaca

Göz Hastalıkları
0 5 üzerinden

Uzm. Dr. Ali Yarçe

Adana Kozan Devlet Hastanesi
0 5 üzerinden

Prof. Dr. Türkkan Evrensel

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi

Benzer İçerikler