Kolajen nedir? Kolajen içeren besinler nelerdir?

Cilt bakımına özen gösteren kişilerin en çok dikkat ettiği şey olan kolajen takviyesi cildin yaşlanmasını geciktirir. Uygun besinler ve değişen yaşam tarzı ile cilt üzerinde bulunan hassas protein tabakası korunur ve derin kırışıklık çizgilerinin görünümü azaltılabilir. Peki kolajen nedir, cilt üzerindeki kolajen dengesi nasıl sağlanabilir?

Kolajen vücuda esneklik katan önemli bir proteindir. Bu protein yapısının azalması ile cilt üzerinde esneklik kaybolur ve derin çizgiler meydana gelebilir. Bu durumu en aza indirmek kolajen dengesini düzenli bir şekilde ve içeriğinde kolajen bulunan besinlerden almak ile mümkün olacaktır.

Her yaşta cildin sahip olduğu elastik tabaka zamanla canlılığını yitirir ve cilt esnemediği zaman kırışmaya daha müsait olur. Kolajen yetersizliği ise yaşa veya yaşam tarzına bağlı bir takım alışkanlıklardan, sürekli ve düzenli kullanılan ilaçlara ve cilt rahatsızlıklarına kadar birçok etmen barındırır. Bu sebeple cilt üzerindeki esnekliği yeniden kazanmak genetik faktörlerin etkisi altında pek mümkün olmayabilir. Piyasada kolajen hapı veya kolajen serum ürünleri bulunmaktadır. Her ne olursa olsun tüm ürünlerin bir dermatolog tarafından tavsiye edilmesi hayati önem taşır. Kişinin cildindeki kırışıklıklar yok etmesi, adeta zamanı geriye çevirmesi ve aniden bir değişim yaşaması hiçbir kolajen katkılı ürün ile mümkün olmaz. İlk önce kolajenin vücutta doğal olarak bulunan bir protein olduğu unutulmamalı ve bu proteini canlandıran besinlerin tüketimini düzenli olarak gerçekleştirmenin önemini bilmek gerekmektedir. Tek bir ürünle ya da tek bir yiyecek türü ile cildin kolajen yapısında gözle görülür bir değişiklik yaşanmaz. Uzun bir süreç içerisinde derin çizgilerin oluşumu ertelenebilir veya aza indirilerek daha sağlıklı bir cilde sahip olunabilir.

Kadın veya erkek tüm cilt yapısının genetiğinde bulunan kolajen proteini, saç, kemikler, göz ve bağ dokuları dahil olmak üzere vücudun farklı noktalarında da yer alabilir. Kolajen faydası bakımından ele alındığında vücudun ihtiyacı olan esas proteinleri sağlamakta ve vücudun esnekliği için cilt üzerinde bir bütünlük yaratmaktadır. Dokularda destek sağlamak için ve organların daha esnek olması için görevleri bulunur. Kemik veya cilt dokusunda çoğunlukla bulunan kolajen, dokuların şekillenmesi ve cilt üzerinde ise yaşlanmayı geciktirmesi ile bilinir. Bazı kişilerde vücudun kolajen miktarında azalmalar meydana geldiğinde bir takım organların işlevselliği de bozulabilir. Bu durumda kişiye kolajen içeren besinler tavsiye edilebilir ya da ilaç tedavisi uygulanabilir. Bilinçsiz bir şekilde özellikle cilt üzerine uygulanan yenileme çalışmalarında çok hassas olmakta fayda var. Güvenilir olmayan yerlerde cilt üzerine yapılacak herhangi bir gençleştirme işleminin sonucu kişilerin hayatını dahi tehlikeye sokabilir. Tahlil veya tetkik olmadan bir kişinin vücudunda ya da cildinde bulunan kolajen miktarının ilk bakışta anlaşılması imkansızdır. Bu yüzden cildi ile sorunlar yaşayan kişiler ilk önce uzman hekim ile görüşmeli ve uzman hekimin önerdiği şekilde bakım kurallarına ve beslenme düzenine dikkat etmelidir.

Cilt ve vücut yapısı için gerekli olan ve vücudun kendisi tarafından üretilen kolajen miktarı bazı dönemlerde daha az salgılanarak kişilerin bir takım sorunlar yaşamasına sebebiyet verebilir. Bu yüzden uzmanların da önerdiği şekilde beslenerek vücuttaki kolajen miktarı artırılabilir. Bunun için soya ve soya ürünleri, A vitamini içeren besinler, sülfürlü yiyecekler, ebegümeci bitkisi, ısırgan otu bitkisi, üzüm çekirdeği, Omega-3 takviyesi ve diğer yağ asitleri, antioksidan açısından zengin sebze ve meyveler, C vitamini bakımından zengin yiyecekler sayesinde kolajen miktarında artış durumu yaşanabilir. Yine de verilen tavsiyeler bilgi amaçlı olup her kişinin ne kadar kolajen miktarına sahip olması gerektiği uzmanlar tarafından belirlenmelidir. Gerekli incelemeler sonucunda hangi gıdadan ne kadar tüketilmesi gerektiği kişilere bildirilir. Bunun dışında kozmetik ürünlerin içerisinde bulunan kolajen miktarı ise anında sonuç vermez. Konsantresi düşük ve yapay kolajen ürünleri eczaneden veya güvenilir yerlerden temin edilmediği süreci kullanılmamalıdır. Cildin esnekliğini kazandırmak yerine cildin daha da kurumasına ve bunun sonucunda ise kırışıklıkların artmasına sebebiyet verebilirsiniz.

Kolajen proteinin eksikliği aslında beslenme düzeni ile doğrudan ilgilidir. Temel yapı taşlarından biri olan kolajen proteini beslenme alışkanlıklarının ve yaşam tarzının değişmesi ile deforme olabilir. Bunun sonucunda ise bazı kişilerde kolajen eksikliği yüzünden iç organlarda veya cilt üzerinde bir takım sorunlar baş gösterebilir. Kırmızı et ve sakatat gibi besinlerin sıklıkla tüketilmemesi yine kolajen eksikliği oluşturan bir diğer etmendir. Pişirme yöntemleri de bu hususta büyük önem taşır. Çünkü bol yağlı veya sağlıksız bir şekilde hazırlanan yemekler vücudun kolajen proteinlerini kötü yönde etkiler. Vücuda alınan probiyotik ve Omega-3 takviyeleri sayesinde ciddi bir kolajen açığı kapatılabilir, bol yağda pişirmek yerine buhar veya zeytinyağ ile pişirme yöntemlerine geçiş yapılabilir. Kısacası tüm beslenme düzeni kolajen miktarını dengede tutmaya veya arttırmaya yönelik olarak geliştirilebilir. Bunun sonucunda vücudun veya cildin yoksun kaldığı kolajen proteini sağlanarak esneklik korunabilir. Her ne olursa olsun uzman kontrolü dışında uygulanacak tüm işlemler kişilerin kolajen dengesinin dışında farklı metabolik rahatsızlıklara davetiye çıkarabilir.

Popüler Doktorlar

0 5 üzerinden

Dr. Yücel Veziroğlu

0 5 üzerinden

Dr. Elif Koyuncu Yamen

0 5 üzerinden

Dr. Eser Geçkalan

Related Articles